İslamda tek başına yapılan ibadetler ve iyilikler ile cemaat ile birlikte yapılan ibadet ve iyiliklere eş değer midir?

Allah yolunda ferdi muvaffakiyetler başarılar mutlaka mükafat görür. Fakat bütün bunlar ferdiyet planında kalır. Hiç bir zaman cemaat halinde eda edilen vazifeler seviyesine ulaşamaz
Namazda, oruçta, hacda, zekatta böyle ferd olarak o işi yapmakla, bir ferde ihsan edilecek şeyler ihsan edilir.
Ama bir mesele cemaat halinde eda edilirse şayet o cemaathele hususi ile duygu ve düşüncede aynı şeyleri paylaşıyorsa iştiraki amali uhreviye açısından herkesin yaptığı ibadet ü taat, bütünüyle bir ferd için söz konusu olabilir.
Ferdi planda alacağınız şeyin üstünde o cemaatin heyeti aliyeninin umumuna tereddüb eden sevap uhrevi olması, uhrevi buğutlu olması itibari ile birine verilince diğerinin mahrumiyeti söz konusu değildir.
Nuraniyet sırrı ile herkesin defterine bi tamamiyle işlenebilir. Onun için bütün bir cemaatin sevabını alabiliriz. Hele duygu ve düşünce birliği varsa.
Bir ferd tek başına Ebu Hanife gibi dahiyane bir hizmet yapabilir, fakat
tek başına Ebu Hanife gibi dahiyane bir hizmet yapacağına on tane basit denilebilecek insanla yapması on defa Ebu Hanifeyi geçer. Çünkü
cemaat diye adlandırılan şey İslam literatürde duygu ile düşüncenin, mensubiyet ile iradenin kaynaşmış olma hâlini ifade eden bir toplum kaynaşmasıdır.