CEVAP: Tövbede asıl olan kişinin yaptığı hatadan dolayı içinde bir burkuntu ve pişmanlık duymasıdır. Bizim dinimizde insanın tövbe etmesi için birisine danışması, belli ritüelleri yapması, bir yere para vermesi gibi şartlar yoktur. Kusurunu anlayan insan yukarıda da anlatıldığı gibi işlemiş olduğu günahtan dolayı pişmanlık duyar, bir daha ona dönmemek için kesin karar verir, kul hakkı varsa bunu yerine iletir ve Allah’tan af diler. Bunun yanında kişi, günlük hayatında bilerek veya bilmeyerek yapması muhtemel yanlışlıklardan dolayı sık sık istiğfar etmelidir. Bunun için Allah Rasulü’nden rivayet edilen, “Estağfirullahe’llezî lâ ilâhe illâ hüve’l-hayyü’l- kayyûme ve etûbü ileyh: Kendisinden başka hiçbir ilah olmayan, Hayy ve Kayyûm olan Allah’tan af diler, O’na tövbe ederim” cümlesi ve seyyidü’l-istiğfar duası okunabilir. Seyyidü’l-istiğfar duası şu şekildedir: “Allahümme ente rabbî lâ İlâhe illâ ente, halektenî ve ene abdüke ve ene alâ ahdike ve va’dike mesteta’tu. Eûzü bike min şerri mâ sana’tü, ebûü leke bi ni’metike aleyye ve ebûü leke bi zenbî, fağfirlî, fe innehû lâ yağfiruz- zünûbe illa ente: Allah’ım, Sen, benim Rabbimsin; Senden başka ilâh yoktur. Beni Sen yarattın; ben, Senin kulunum ve gücüm yettiğince Sana olan ahdime ve vaadime bağlıyım. İşlediğim kötülüklerin şerrinden Sana sığınırım. Üzerimdeki nimetlerini itiraf eder; günahlarımı da ikrar ederim. Beni bağışla. Zira günahları bağışlayan ancak Sensin.”
Was this helpful?