Merak Ettiğiniz Konu Nedir?

SORU: Elimizde olmadan gelen musibetlerin hikmeti nedir?

CEVAP: Her türlü musibet, gam, keder, hüzün, düşünce, yorgunluk ve acı verici şey, müminin bazı hatalarına kefaret olur, onları siler ve yok eder. Böylece bir bakıma musibet içinde merhamet tecelli eder; mü’minin hataları ahirete bırakılmaz, o da ahiret azabından kurtulur ve derecesi yükselir. Şu halde bu tür musibetler neticeleri itibariyle güzeldirler, acı ilaca benzerler, bizi, ahiretimizi, ebedî dünyamızı karartacak manevî hastalıklar olan günahlardan kurtarırlar. Bu açıdan, kadere rıza ve kadere teslim olmak gerekir.
Hz. Peygamber (sav), musibetler ve hastalıklarda kadere rıza konusunda şöyle buyurur:
“Allah bir kimseye hayır ve iyilik dilerse (günahlarına kefaret ve derecesini yükseltmek için), musibete uğratır.”
Abdullah b. Mesud da bu konuda şunları anlatır:
“Hastalığında Nebi (sav)’e geldim. O şiddetli bir sıtmaya (ateşe) yakalanmıştı. Ona şöyle dedim:
‘Sen sıtmaya (ateşe) yakalanmışsın (titriyorsun).’ ve ekledim:
‘Size bununla iki kat sevap olduğu için mi?’
O şöyle buyurdu:
‘Evet, hiçbir Müslüman (Allah’a teslim olan) yoktur ki, ona bir eza (üzüntü, acı) isabet etsin de Allah ondan hatalarını ağaçlar yapraklarını döktüğü gibi dökmesin.’”
Şu halde Müslüman, kadere rıza gösterirse, şikâyet yerine şükrederse; Allah (CC) hastalıklar ve musibetlerle onu hatalarından temizleyecektir. Bu açıdan musibetler ve üzüntüler, birer nimet ve rahmettir. Onlardan şikâyet değil, onlara teşekkür edilmeli, bu tür musibetler sabır ve şükürle karşılanmalıdır. Demek hastalıklar ve musibetler, bir bakıma Allah’ın (CC) ihsanı ve hediyesidirler. Bu açıdan, Allah (CC) en şiddetli bela ve musibetleri en sevdiği kullarına, peygamberlere vermiştir.

Was this helpful?
20
16
Örnek Sayfa

İslam Bilgi Kaynağı Çalışma Grubu
İletişim: editor@islamguidance.org

editor@islamguidance.org